Bu yoksul türküler bitsin diyorum
Sana hicret ettim yılgınlıklardan
Mehmet Akif İnan
Mao Zedong, Çin devrimini anlattığı üzerinde yıldız olan kitabına “Bir kıvılcım bütün bir ovayı tutuşturdu” diye başlar. Soljenitsin, muhalif duyguların umutlu bekleyişiyle “Her çığlık bir çığ koparır” diyor. Tam da bu söze nazire kabilinden yakın dönem politikacılarından Kamran İnan’ın şu sözleri, ait olduğumuz toplum ve ülke adına düşündürücüdür: “Biz, şu memlekette 30 yıldır çığlık atıyoruz ama bir kar topu bile yuvarlanmadı.”
Biz, yeterli ölçüde çığlık atılmadığı, sinmiş veya sindirilmiş fısıldaşmaların, ürkek, kısık seslerin çığlık sanıldığı, bu yüzden çığın kopmadığı, çığırın açılmadığı düşüncesindeyiz. Eğer aynı duygulardan beslenen sesler birleşerek çığlık seline dönüşseydi, ne kar, ne karanlık bu milletin yolunu kapatamazdı. Sesi kısılmış kitlelerin suskunluğundan cesaret bulanlar, yıllarca irademizi çaldılar, umudumuzu tükettiler. Bir ses, bir iddia etrafında oluşmuş kararlı birliktelik, sesini ve sözünü yükseltseydi, gece karanlığını bu kadar uzun sürdüremezdi. Örgütlülük insana var olma ve başarma gücü verir. İşte öğrenilmiş çaresizliğe mahkûm edilmek istenen Türkiye’de Eğitim-Bir Sen olarak en büyük farkımız budur, buradadır.
Her eylem, her hareket, her iş bir niyetle, bir düşünceyle ve bir kişiyle başlar. Her yağmurun bir ilk damlası, her baharın açan ilk çiçeği vardır. Her yürüyüşün de bir ilk adımı vardır. Her adım sonraki adımın hazırlığıdır. Adım yürüyüşe, yürüyüş koşuya dönüşür.
Medeniyetimizi besleyen değerleri sahiplenerek yaşanabilir kılmak. Örgütlülüğümüzün ve mücadelemizin asıl amacı budur. Bu yolda hiçbir mazerete sığınmadan, hiçbir engel karşısında geri adım atmadan, durmak, dinlenmek bilmeksizin yürümek, koşmak düsturumuzdur.
Bir düşünür, “Tembeller için şans diye bir şey yoktur” diyor. Şans, çalışmak, çabalamaktır. Şans, birlikte var olduğumuz bilinciyle hareket eden her bir arkadaşımızın görevini, bitmeyen, hep tazelenen heyecanla ifa etmesidir. Tembelliğe meşru gerekçeler bulmak isteyenlerin aksine işi tesadüflere bırakmamaktır. “Bir adım atarsak kafes kırılır. Belki birden erir zincirlerimiz.” Kurucu Genel Başkanımız Mehmet Akif İnan’ın bu mısralarında ifade ettiği gibi, demir kafeslere kapatılmış ülkemizde hak ve özgürlük mücadelesinin bir adım atmakla başlayacağını biliyorduk. Karanlık dehlizleri, iddiamızın ısrarcı kararlılığı ile her gün yeni bir adım atarak geçtik. Bugün geldiğimiz noktada Eğitim-Bir-Sen’li dava arkadaşlarımız öncü, örnek kişilikleri ile haklı bir gururun sevinç ve mutluluğunu yaşıyorlar. Kafesler kırılıyor, zincirler eriyor.
Bu duygularla ve bilinçle, il divan toplantılarımızı, işyeri temsilcileri toplantılarımızı ve üyelerimizle buluşma toplantılarımızı, diğer yandan üniversite şube başkanlarımızın, yönetim kurullarımızın, Kredi ve Yurtlar Kurumu temsilcilerimizin, kadın komisyonlarımızın katıldığı 9. Üniversite Teşkilatları Buluşması ve MEB teşkilatlarımızla gerçekleştirdiğimiz 12. Türkiye Buluşması’nı yaptık. Teşkilatlarımızın katılımı, katkısı, heyecanı tek kelime ile ‘muhteşemdi.’ Bilgi ve tecrübe paylaşımıyla birlikte, eğitim ve sendikacılıkla ilgili yaptığımız istişareler ve fikir alışverişleri çok yararlı oldu. Medeniyet değerlerimizden beslenen bilgi ve 25 yıllık tecrübeyle, ilk günkü heyecanla henüz işe başlamış gibi büyüyor, büyüdükçe çelikleşiyoruz. Bir sendika olmanın ötesinde güçlü, canlı bir birliktelikle sağladığımız, sağlamlaştırdığımız gücümüzün sırrı buradadır.
İçerideki çalışmalarımızla birlikte, küresel emperyalist operasyonlara karşı insanlık ortak paydasında bir araya geldiğimiz eğitim/emek örgütleriyle tecrübe paylaşım toplantılarımızı da yaptık, yapıyoruz. Eğitim ve emek hareketinin yeni sesi, soluğu olmak için “bir”le başladığımız eğitim/emek örgütleriyle iş birliği anlaşmaları “elli”yi aştı. Nitelikli eğitimler ve faydalı paylaşımlar yapıyoruz. Pergel misali, bir ayağımız yerelde sabit, gözümüz, gönlümüz yeni coğrafyalara, yeni ufuklara odaklanmış, tüm insanlığı kucaklayabilecek bir örgüte dönüştük. Attığımız her adım mazluma ve insanlığa umut olmaktadır.
Bu gücümüzle, kötülük karşısında alın teri dökenler kazanacak, iyilik kazanacak ve insanlık kazanacaktır. Bu kutlu yürüyüşü koşuya dönüştüren bir teşkilat olarak, her birimiz hızımızı kesmeden, şeytani fısıltılara kulak vermeden yeni hedeflere odaklanıyor ve her güne tazelenmiş bir heyecan ve umutla başlıyoruz.
Yol gidenin, at binenin, kılıç kuşananın…
Öğretmenlik Meslek Kanunu iptal davası
Emek varsa başarı vardır
Mutfak yangın yeri
Sağımızdaki yalanın gerçeği örtme çabası
Bir vakıf insanı, sendikacı Mithat Sevin
Eğitim çalışanlarının güçlü sesi, genel yetkinin değişmeyen adresiyiz
Sendikacılığın hokkabazları
Umudu yeryüzüne aşılamak için daha fazla gayret
Kitabın, davanın, vefanın hakkını veren adam: Erol Battal
Ne rakipsiniz ne de refik
Devlet yalan söylemez!
Destanımıza yeni bir sayfa daha ekledik
Popüler kültürün kutsallarına kurban verilecek hayatlarımız yok
Her başlangıç yeni bir ruh, yeni bir heyecandır
Uluslararası sempozyumumuzun ardından
Sabır, dayanışma, direniş, kararlılık, alın teri...
İlimle yönetemeyen, zulümle yönetir
Gelecek sizinle daha iyi olacak
Truva atı ya da beşinci kol faaliyetleri
Bir halk destanı: 15 Temmuz
Gelecek günler daha güzel olacak
Türkiye Buluşmamızda yapay sınırları aştık
Öze yeni bir yolculuk zamanı
Seçimimiz Kumpasları Bozmalı
Kararlı mücadeleyle güçlü Kazanımlar
Yüreğe Düşen Loğ Taşı
İLKSAN'da Zorunlu Üyelik Dayatmasına Nokta Koyduk
Destanlarımıza destan ekleyen lider kadrolara selam olsun
Yeniden Bismillah
Adım Adım Yükseköğretim Tazminatı Mücadelemiz
MEB'in 'I am Sorry' Deme Lüksü Yok
Y.U. Sendikacılığı
Yönetmelik Durdurulduğunda Atanmışlar Yürür mü?
Özgür Üniversite ve Örgütlenme
Kariyer Basamakları Bariyer Basamaklarına Döndü
Özür Durumuna Bağlı Yer Değişikliği ve Yargı Kararları
MEB Hatasından Dönmelidir
MEB Mevsimsel Norm Güncellemesinden Vazgeçmelidir
Nerden Baksan Haksızlık Nerden Baksan Tutarsızlık!
MEB’e Acil Reçete
Üniversitelerde Özgürlük ve Özlük için Örgütlenme
Tahriklere Gelmeden Kararlı ve Sabırlı Olacağız
Yeni Bakan Avcı’nın Eğitimde Önceliği Ne Olmalı?
Öğretmenler; Ömer’in, Merhamet ve Adaletini Bekliyor
Resen Atamalarda da 40 Bin Defa Düşünüldü mü?
Yeni Yılda da İnşa Sürecinin Öncüsü Olacağız
Sorun Yaşayanda mı Yaşatanda mı?
Yeni Bir Medeniyetin İnşası ve Öğretmenin Değeri
Bu Kez Yanılmak İstiyoruz!
Toplu Sözleşme Süreci ve Üç Cephede Mücadele Etmek
Hükümet ‘Yunanistan’a Döneriz’ Edebiyatından Vazgeçmelidir
Kesintili Eğitim ve Manipülatif Yaklaşımlar
Anadolu Liselerine Öğretmen Seçimi Sınavına Girilmeli Mi?
Yolun Açık Olsun Yusuf Ziya Özcan Hoca
Ek Ödemede Eğitimcilerin Muadili Kim?
Köklü Değişim İçin Yeni KHK’lara İhtiyaç Var
Değişen Paradigma ve Hak Arama Kültürü
Son Toplu Görüşme’de Konfederasyonumuzun Kazanımları!
Usuls
Garip Bir Dava ve Sonrası…
Danıştay ve İsviçre’de Minareyi Yasaklayan Zihniyet!
18 Kasım Çarşamba Günü Meydanlardayız!
Eğitim Kurumlarına Yönetici Seçimi
Öğretmenlerin Beklediği Yönetmelik
Hedefe Emin Adımlarla!
Bu Yanlış Uygulamayla Nereye Kadar!
Öğretmenim! Bu Bir İLKSAN Hikayesidir
Kadro Sözü Üzerinden Bir Yıl Geçti
Sürekli Değişen Kurallar Hukuki Güvenceyi Zedeliyor
GÖREVDE YÜKSELME VE UNVAN DEĞİŞİKLİĞİ BENİM MESELEM!
At Yarışları Ve Çocuklarımız
Çanakkale-Gazze Hattında İnsan-ı Kâmili Aramak
Bizimle canlanacak nice umutlara doğru
Örgütlü olmanın bereketiyle birleştik, birleştikçe büyüdük ve güçlendik
Psikopatik zevzeklerin kuru gürültüsü
Öğretmenlik Meslek Kanunu iptal davası
FİLİSTİN DİRENİŞİ, MÜSLÜMANLARIN GELECEĞİ VE EMPERYALİZMİN ÇÖKÜŞÜ